guzeldere
ULAŞIM:
İstanbul tarafından gelenler: Hendek çıkışında, TEM Otoyolundan ayrılmalılar. Ankara yönünden gelenler: Düzce çıkışında, TEM Otoyolundan ayrılmalılar. Daha sonra, Gölyaka’ya ulaşacaksınız. Gölyaka’nın içinde “Güzeldere Şelalesi” takip edin. Güzeldere Şelalesine, yaklaşık 10 km. lik yolunuz kalıyor. Yol boyunca, oldukça güzel görüntüler ve şirin köyler göreceksiniz.
Eftani gölünün hemen yakınında. Efteni gölünden, yukarı arabayla biraz tırmandığınızda, şelaleye ulaşıyorsunuz. Buralardan içeri girerek: Kocayayla, Kardüz, Torkul, Pürenli ve birkaç yaylaya daha çıkıldığı söyleniyor. Ben çıkmadım. Yorum yapmak istemiyorum. Deneyebilirsiniz. Şelaleye giderken, yol üzerinde, mısır ambarlarının görüntüsü çok güzel. Şelale, Düzce’ye 28 km. ve Gölyaka’ya ise 16 km. uzaklıkta.
Şelale, Güzeldere köyü sınırları içinde kalıyor. Köyde yaşayan insanların büyük çoğunluğu: Orta ve Doğu Karadeniz’den buraya göç etmiş insanlar. Oldukça misafirperverler ve yoldan geçerken canınız bahçeden bir şeyler çektiğinde, çekinmeden kapılarını çalabilirsiniz. Size, seve seve ikramda bulunacaklardır, göreceksiniz.
Evet, şelale: Güzeldere köyünden geçen, Bicki Deresi üzerinde bulunuyor. Kademeli olarak, blok kayaların üzerinden, 135 metre yükseklikten dökülüyor. Evet, döküldüğü bu yükseklik nedeniyle, Türkiye’nin en yüksek akan şelalesi ünvanına sahip. Hatta, dünyanın da sayılı şelaleleri arasında.
Döküldüğü yerdeki rakım: 600 metre. Yani, şelalenin üst noktası, denizden 600 metre yükseklikte.
Ancak: dar bir vadide bulunması ve yoğun orman dokusu ile çevrelenmiş olması nedeniyle, şelaleyi tam olarak göremiyorsunuz. Özellikle, yakınına geldiğinizde, şelalenin tamamını görmeniz mümkün değil. Şelalenin sularına, az aşağıda bir dere daha karışıyor. Bu muhteşem görüntü, gerçekten çok büyüleyici.
Köpük köpük akan suyun şırıltısını dinlemenin zevkini tadabilmek için, zorlu bir patika yolu kat etmek gerekiyor. Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından yapılan bu yollar ile, şelalenin düşüş yaptığı, cadı kazanına kadar giden merdivenlerden iniyorsunuz. Ama emniyet tedbirleri ve ikazlara uymak şart. Dikkatli yürümeniz gerekiyor. Bir de, en başından uyarmam gereken bir konu vardı, lütfen buraya giderken, mutlaka ve mutlaka giysi ve ayakkabı yönünden hazırlıklı gidin. Ayakkabılarınızın su ve nem geçirmeyecek sağlam bir ayakkabı olmasına mutlaka dikkat edin, üşümemek ve ıslanmamak için de, sağlam giysiler almayı sakın ihmal etmeyin.
Evet, devam ediyoruz. Şelalenin doğal oluşumu, özellikle ve estetik yönünden, ayrıca bir doğa harikası. Kuş ve su sesleri, birbirine karışıyor. Ayrıca: şelalenin bulunduğu alanda: Kayın, Gürgen, Köknar, Porsuk, Sarıçam, Karaçam, Kestane, Ihlamur, Akağaç, Dişbudak, Ceviz gibi bitkiler görülüyor. Yaban hayatı yönünden de oldukça zengin bir bölge. Boz ayı, kurt, çakal, vaşak, karaca, geyik, yaban domuzu gibi hayvanlar görülebiliyor. Bunları söyleyince, tabii, hemen karşınıza çıkmıyorlar, bunların görünmesi tesadüflere bağlı. Yinede, dikkatli olmak gerek, normal yürüyüş patikaları dışına çıkmamak, gurup halinde bulunmak şart.
Burada: hafta sonlarında konaklayabileceğiniz ahşap evler de var. Bu evler: Orman İşletmesi tarafından kiraya veriliyormuş. Ayrıca, ziyaretçilerin dinlenme ve eğlence ihtiyaçlarını gidermek için, bir kısım tesis yapılmış ve günlük 373 kişi kapasiteli bir piknik alanı var.
Özellikle: buraya, sonbaharda mutlaka gidin. En güzel zamanı. Renk renk ağaçların oluşturduğu, görsel bir şölen ile karşılaşacaksınız. Fotoğraf makinanız mutlaka yanınızda olsun, muhteşem resimler çekebileceksiniz. Ama daha önce söylediğim gibi, özellikle güneş battıktan sonra, muhteşem bir nem ve soğuk başlıyor. Tedbirli olmanız şart. Su geçirmeyeceğini düşündüğünüz ayakkabıları giymelisiniz.
SONUÇ:
Güzeldere şelalesi, kuş ve su sesinin birbirine kaynaştığı, bir cennet. Gördüklerinize inanamayacaksınız. Günün ve şehrin sıkıntı, yorgunluk ve stresinden kesinlikle uzaklaşacaksınız. Damarlarınızda akan kanın oksijen düzeyinin yükseldiğini hissedeceksiniz. Buralardan geçerseniz, bu doğa harikasını mutlaka görün. Yakınsanız, bir gün ayırıp mutlaka gidin.